Hüseyin, patronun yeni getirdiği
marulları kasaya yerleştirirken "İnsanlarla uğraşmak çok zor" diye
mırıldandı. Kasada bekleyen kırk yaşlarında bir müşteri, Hüseyin’in
söylediklerini duymuş olacak ki, o da aynı cümleyi tekrarladı, gülümseyerek. “Haklısın
kardeşim insanlarla uğraşmak çok zor.’’
Ve ödemesini yaparken devam etti. ‘’Bak, senelerce büyük şirketlerde çalıştım, ter döktüm ama dönüp baktığımda anlıyorum ki insanlarla uğraşmak, işin kendisinden daha çok yormuş beni. Fiziksel olarak yorulmak beni çok etkilemedi. Ama iş yerindeki insanlar, yöneticiler, müşterilerle olan ilişkiler… Bunlar beni o kadar hırpaladı ki, çalışma enerjim yerinde ama sırf bu insanlar yüzünden iş hayatına dönmeye cesaretim yok.’’
Müşteri, para üstünü cüzdanına yerleştirdi ve “Haydi kolay gelsin’’ diyerek manavdan çıktı.
Kulağım adamın söylediklerinde olduğu için alışverişi biraz ağırdan almıştım. O konuşurken kendi iş hayatım gözümde canlanmıştı. Çalıştığım şirketlerde yaşadığım gerginlikleri ve problemleri hatırladım. “Evet, insanlarla uğraşmak ne kadar da zordu.” diye geçirdim içimden…
Fakat bu konuda herkesin aynı fikirde olması beni bir anda şüpheye düşürdü. Herkes kendisi dışındaki insanların zor olduğunu düşünüyorsa, huzurlu bir ortamda çalışmak ne kadar mümkün olabilirdi ki? Bu yaklaşımın insanları birbirinden uzaklaştırdığını fark ettim. Ben kimlerle çalışmakta zorluk çektiysem, aslında onlar da benimle ilgili aynı duyguyu taşımış olabilir miydi? O insanlar beni ne kadar yorduysa, ben de onları benzer şekilde yormuş olabilir miydim?
Mesela ofise her gün 10 dakika
gecikmek, benim için geç kalmak sayılmazdı. Bu sebeple öğle molalarından
dönüşlerim de 15-20 dakika rötarlı olurdu. Müdürümün bir kez bile geciktiğini
görmemiş olan ben, onu bu konuda bayağı zorlamış olmalıydım.
İş hayatım boyunca, eğlenceli,
muhabbetli insanların iyi çalışma arkadaşları olduğuna inanmış, daha donuk
tiplerle çalışırken daralmıştım. Oysa bilmeden ben de onları zorlamıştım. Benden
daha düzenli, daha ciddi, sessiz, daha yavaş olanları anlamaya, onlara uyum
sağlamaya çalışmak yerine, uzağıma itmiştim.
Şimdi anlıyorum ki, her insanın
farklı özellikleri var aslında. Farklı
çalışma stilleri, farklı tercihleri,
farklı iletişim stilleri var. Bir iş
yerinde birbirimize benzemek zorunda değiliz ama ortak bir uyumu yakalamak
zorundayız. Aslında hayatı zorlaştıran ve bizi birbirimizden uzaklaştıran şey,
farklı özelliklerimiz değil, farkların
sebeplerini bilmiyor oluşumuz. Kendimize benzeyen insanlarla rahat ettiğimiz
için, bizden farklı yapıların, hayatımıza kattığı avantajları, zenginlikleri
göremiyor oluşumuz.
Oysa yeryüzünde farklı yaratılış
özellikleri, farklı huylar, başıboş
bırakılmadı. Her bir farklılık, diğerinin eksiğini tamamlayacak şekilde
tasarlandı. Dahası, hem iletişimde, hem de ilişkilerde insanın
zorlandığı yerlere, şifası
yerleştirildi. Ne garip değil mi? İnsanın hayatına verilen farklı kişiler, aslında
kendi iletişim kalitesini artırabilmesi içindi
O halde kendini ve çevreni yeniden tanımak için beklemeye gerek var mı?
Kim kimdir, ilişkilerde ustalık ve başarı psikolojisi seminerleri hayatımızı ne kadar çok aydınlattı.
YanıtlaSilKesinlikle iyi ki bu eğitimlerle tanışmışım.
Silİnsanın hayatına verilen farklı kişiler, aslında kendi iletişim kalitesini artırabilmesi içindi.
YanıtlaSilNe güzel bir yazı
İnsan bir bitkiyi tanımadan ekerse onu soldurur, satrancın taşlarını tanımazsa oyunu kaybeder, notaları bilmezse iyi bir melodi oluşturamaz… Aksine oluşan şey gürültü kirliliğinden başkası değildir. İnsanları tanımak, ilişkilerimizi yönetmek için düşündüğümüzden çok daha önemli gerçekten. Kaleminize sağlık 🤍
YanıtlaSilFarklılıkları tanımak .. kaleminize sağlık
YanıtlaSilKaleminize sağlık
YanıtlaSilKim Kimdir? Eğitimleri bu noktada pek çok tıkanıklığı anlamımızı ve kabul etmemizi sağladı…
Nede güzel farklı bir düşünceyle bakılmış.
YanıtlaSilŞimdi anlıyorum, hepimiz çok farklıyız aslında, bir o kadar da benziyoruz…
YanıtlaSilVe bunlar bize iyi gelen şeyler…
Kendi farklılıklarımızı ve insanlardaki farklılıkları keşfetmek için Kim Kimdir eğitimini herkese tavsiye ederim, yazı çok güzel olmuş, teşekkür ederiz
Farkın farkındalığında olmak ayrı bir kulvar. İnsan hayatını dunune göre irdeleyip toparlıyor. Teşekkürler emeklerinize sağlık:)
YanıtlaSilÇuvaldızı biraz da kendimize batırma zamanı :)... kendimizi geliştirmek için "hadi" beklemeden...
YanıtlaSilTokat gibi oldu.. son günlerde eşim ne kadar zor diye düşünürken.. Ben de bir o kadar onun hayatını zorlaştırıyorum
YanıtlaSilİlim öğrenmeden hayat çok zor, kaleminize sağlık
Sil"Farklılıklar eksik tamamlamak icin yaratıldı" uyumlanarak yapbozun parçaları gibi birlesebilmek ne güzel olur...:)
YanıtlaSilHTC
YanıtlaSilİnsan bir problem yaşadığında hep başkalarını suçluyor, yaşadığı problemlerin ve sıkıntıların bazen de kendinden kaynaklı olduğunu düşünmüyor, karşıdaki insanın beklentisi ne onu anlamağında kaos yaşanıyor … sınırlara dikkat etsek, farklılıkları kabul etsek işimiz biraz daha kolay olacak gibi
Teşekkürler bu güzel farkındalık yazısı için…