KAPLUMBAĞA MIYIM

Yahya Hamurcu
İnsanın egosu en iyisi olmak ister. Büyük oynamak, yaptığı hamlelerle en acayip olmak ister. Küçük hamlelerin onu bir yere götürmeyeceğine inanır. Peki gerçekten öyle midir?

Hayat görüşü “Ben bir şey yaparsam olay olur, olmayacaksa hiç yapmam.”dı Berk’in. Yani "Ya hep, ya hiç"... Senelerden beri çalıştığı kurumsal firmadan yorulmuş, biraz para biriktirir biriktirmez de işinden ayrılmıştı. Aklında al-sat yapmak, ticarete girmek vardı. Çevresinden hep “Bu işte çok para var.” diye duymuştu.

O da hayallerinin peşinden gitmek istedi, bir cesaret başladı araştırmaya. Ama pabuç hayal ettiğinden pahalı çıktı. “Yok zormuş bu işler!. Büyük sermaye lazımmış ticaret için. Babadan destek olmayınca zor...” Daha birkaç haftada konuşmaları değişmeye başlamıştı bile. “Bendeki tazminatla ne yapabilirim ki?” diye düşünüyordu.

Hep, büyük oynayıp büyük paralar kazandığını hayal ediyordu. Küçük başlamanın kıymetini henüz bilmiyordu. Hayat ise insana küçük başlayınca ilerleme hakkı veriyordu. Hem de en sağlam şekilde… Yavaş kök atan ağaç daha sağlam olur der eskiler. Aynı süreç ticaret için de geçerli değil mi? Küçük başlamanın bereketi hayatın her alanında var aslında.

İşte bizim Berk, ticarette büyük adımlar atmayı planlarken, bir misafirlikte Gökhan ile tanıştı. Gökhan ticarete sıfırdan başlamış, bugüne kadar bir hayli yol almıştı. Berk ona projelerini anlattı, lafının sonuna da hep “Ama bende büyük sermaye yok.” diye ekledi.

Yavaş büyümek zaman kaybı gibi geliyordu. Gökhan ise ona küçük hamlelerle başlamasını tavsiye etmişti. “İşin başında çok kazanmazsın evet, ama zararın da az olur. O sürede de pazarı öğrenirsin, insanların asıl ihtiyaçlarını fark edip ona göre şekillenirsin ve yanılma payın azalır.” dedi.

Berk sessizce dinledi. Hızlı para kazanma ve çok büyüme isteğinden dolayı fark edememişti ama ilk defa ticaret yapacaktı ve pazarı bilmiyordu, piyasadan da bihaberdi.

Gökhan’ın bulunduğu konum Berk’i tatmin etmiş olacak ki, verdiği tavsiyeleri dinlemeye karar verdi. Önce, parasının zarar etse de onu yormayacak kadar küçük bir kısmı ile ürün aldı. Sonra küçük bir dükkan baktı. İlk satışı için müşterilerini bile araştırdı. Henüz satış yapamamıştı belki ama bir sürü şey öğrenmişti.

Peki büyük başlayıp tüm sermayesiyle girseydi ne olurdu? Hiç satış yapamamış olmak o zaman çok üzmez miydi Berk’i? Motivasyonu azalmaz mıydı?

İnsan büyük işler başarmak isterken girdiği zararının farkına varamayabiliyor. O kadar büyük bir miktar ile başlayınca, yaşadığı stresten dolayı yaptığı işten de keyif alamaz hale geliyor. Berk ise yaptığı ticaretten hem keyif alıyordu hem de kaybetme endişesi duymuyordu. Küçük başlamanın kıymetini şimdiden anlamıştı.

Tavşan olmayı herkes ister ama asıl kıymetli olan günün sonunu hesap etmektir. Berk mutluydu ki bunu henüz yolun başındayken anlamıştı. Kıymetli olan, kaplumbağa misali yavaş ama sürekli, pes etmeden ve güçlenerek ilerlemekti. Asıl başarı yolda olmakken insanoğlu ne aceleciydi…

Yorumlar

  1. Ne güzel bir yazı olmuş. Hem akıcı hem de keyifli. Gerçekten insanın nefsi hiç küçük istemiyor. Hayaller hep çok yukarıda. Küçüğe hürmet edebilenlerden olmak nasip olsun 🌿

    YanıtlaSil
  2. Tebrikler güzel tespit

    YanıtlaSil
  3. Ne kadar güncel bir ihtiyacımıza yönelik kıymetli bir yazı. Teşekkürler

    YanıtlaSil
  4. Gerçeğe yakınlaştıran yolu tutanlar ne kârlı yatırım yapanlar…

    YanıtlaSil
  5. Yol; yürümeyi, koşmayı, nefesin kesilse de düşüp kalkmayı öğrendiğimiz yer. Ne güzel yazmışınız

    YanıtlaSil
  6. Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  7. Çözüm aslında insanın ne kadarda lehine. Hem kolay hem de yormayan.. Yazınız için teşekkürler kaleminize sağlık :)

    YanıtlaSil
  8. Az çoğalır... Azın bereketidir onu çoğaltan...

    YanıtlaSil
  9. Asıl başarı yolda olmakken, inanoğlu ne aceleci... Her işe küçük başlamak... Ne kadar faydalı tavsiyeler.. Kaleminize sağlık, çok şey öğrendim hatta motive oldum... Demek ki hedefe ulaşmak için, yola küçük adımlarla da olsa, başlamak gerekiyormuş...

    YanıtlaSil
  10. İnsan basiti ve az olanı küçümsememeli...
    Kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  11. Küçügün kıymetini bilenler bilir bir çiftçi mesela hazırladığı toprağa attıgı tohumun bir süre sonra bi harmana dönüşü gibi

    YanıtlaSil
  12. Basit yavaş ama sürekli. Az da olsa devamlı olan iyidir. Taşı Delen suyun çokluğu değil damlaların sürekliliğidir. 🌼Doğru stratejiler ile ilerlemek ne kadar da konforlu . 🌸teşekkürler deneyimsel öğreti .

    YanıtlaSil
  13. Sebat ve düşünerek serin hareket eden olmak...
    Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  14. Ve yine yeniden “Azı küçümseme” nin önemi.

    YanıtlaSil
  15. Yolda olmak... ne kadar güzel bir yazı olmuş. Emeğinize sağlık...

    YanıtlaSil
  16. Elinize sağlık başlamanın stratejilerini uygulayabilmek dileğiyle 🌸

    YanıtlaSil
  17. Asıl başarı yolda olmakken insanoğlu ne aceleciydi… Çok güzel bir yazı olmuş, kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  18. Betül Taşcı3 Mayıs 2024 19:44

    İnsanoğlu aceleci olduğu her konuda zarara uğradığını keşke önceden anlayabilseydi... Çok şükür daha yaşanmamış olmasına rağmen hayattaki her konuyla ilgili öğretilen faydalı ve güzel bilgiler var. Bu bilgiler sayesinde keşke kelimesini daha az kullanır olduk :) Teşekkür ederiz, kaleminize sağlık :)

    YanıtlaSil
  19. "Asıl başarı yolda olmakken insanoğlu ne aceleciydi…"
    küçük adımları küçümsemek ne önemli, kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
  20. Asıl başarı yolda olmak… Ve gerçekten çok aceleciyiz … Kaleminize sağlık…

    YanıtlaSil
  21. Mesele yolda olmaktı, anlayabilseydik eğer :) Emeğinize, kaleminize sağlık ...

    YanıtlaSil
  22. Asıl başarı yolda olmakken insanoğlu ne aceleciydi… ne kadar doğru..

    YanıtlaSil
  23. Acele etmeden süreçten keyif alanlardan olmak ümidiyle... Kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  24. İnsan, büyük işler başarmak isterken, büyük hatalar yapabiliyor… Fatkındalık ne önemli, kaleminize sağlık…

    YanıtlaSil

Yorum Gönder